Atech, Ar-Ge’ye yatırım yapmaya ve marka bilinirliğini artırmaya devam ediyor
Son Ar-Ge çalışmaları sonucunda iki farklı ürün grubunun daha ortaya çıktığını söyleyen Atech Genel Müdürü Ayhan Yılmaz, “Yeni ürün gruplarımızdan biri, Modbus iletişimi de kullanan ve kazan dairesi için komple çözümler sunan Buhar Kazan Kontrol Sistemi (BHC 1000) ve Kazan Verimliliği Ölçüm ve İzleme Sistemleri (SmartEff 2000). Diğer bir ürün grubu ise aynı fonksiyonları sunabilen ama daha ekonomik çözümler üreten yeni Oransal Seviye Duyargamız (LPA 420).”
Sektörünüzdeki gelişmeleri ve bu gelişmelerin Atech’e olan katkısını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Atech olarak ürettiğimiz ürünler yüksek teknolojiye sahip, katma değeri yüksek ve endüstriyel kazanlarda emniyet, verim ve de süreklilik sağlayan kazan kontrol sistemleridir. İçinde bulunduğumuz kazan ve basınçlı kaplar sektörümüz de son zamanlarda hem ticari hem de ürün bazında ciddi anlamda gelişmeler mevcut. Ticari olarak baktığımızda, tüm imalatçılarımız yönünü daha çok ihracata çevirmiş, yeni pazarlara açılırken, mevcut pazarlarda da daha güçlü adımlar atmış bulunmakta. Örneğin; en son İtalya’nın Milano şehrinde Mostra Convegno Expocomfort 2022 – Uluslararası Isıtma, Soğutma ve Havalandırma Fuarı’nda Türkiye, sektörümüz adına partner ülke idi. Diğer bir örnek ise Rusya St. Petersburg’da Gas Forum 2022 organizasyonun bir parçası olan Boiler&Burner (Kazan ve Brulör) kısmında ISIB (İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği) aracılığı ile oluşturulan Türkiye Povilyonu’nda yine sektörümüzden birçok firma katılım sağlayarak bu pazarda yeni fırsatlar için koşuşturmuştur. Üyesi olduğumuz KBSB (Kazan ve Basınçlı Kaplar Sanayicileri Birliği) de son her iki organizasyonda hem yönetim hem de üyeler bazında ciddi temsil edilmiştir. Ve sektörümüz ticari olarak bu gelişmeler ile birlikte ürün gamında da daha teknolojik, daha yüksek basınçlı ve daha büyük kapasiteli kazanlar üretme konusunda daha çok yer almakta. Ayrıca farklı yakıtların yakılması konusunda da ciddi gelişmeler sağlamış, biokütle ve atık ısı kazanlarında da birçok adımlar atarak gelişme sağlamıştır. Hatta belki de geleceğin yakıtı olabilecek hidrojen ile ilgili de birçok Ar-Ge çalışmalarında olan firmalarımız da mevcut. Sektörümüz adına bunlar hep gurur verici adımlar.
Tabi ki Atech olarak da sektörümüzdeki bu gelişmelere ayak uydurmak için çabalamaktayız ve de bu çabaların sonucunda da meyvelerini topluyoruz. Ürünlerimizin kullanıldığı kazanlarda daha emniyetli, daha verimli ve de süreklilik sağlamaktayız. Son kullanıcıların dışında, ana müşterilerimiz olan ve özellikle kazanları ile birlikte seviye kontrol ve otomatik blöf sistemlerimizi sunan kazan firmalarımızın sektördeki bu sevindirici gelişmeleri Atech’e de katkılar sağlamakta. Yurt dışında, birçok farklı pazara ulaşma fırsatı yakalamaktayız. Sektörümüzün bu hızlı ve emin adımlar ile olan gelişmeleri, bizleri de motive etmekte.
İhracata yönelik faaliyetleriniz içinden geçtiğimiz pandemi ile mücadele döneminde nasıl etkilendi? Bu alanda imza atılan yenilikler neler?
Pandemi dönemi üretime ve satışlarımıza hiç ara vermedik dersek yerindedir. Pandemi döneminin dezavantajlarından biri olan hammadde teminindeki sıkıntı veya diğeri ise tüm dünyadaki çip krizi bizleri de etkilemiştir. Ama doğru ve zamanında attığımız adımlar ile bu sıkıntıları aşarak, üretimimize hiç ara vermedik. İhracatımızı etkileyen bir sorun olarak hiç görmedik bu durumu. Tabiî ki bu durum bizleri daha dinamik ve daha hızlı hareket eden bir firma haline getirmiştir.
Atech Kazan Kontrol Sistemleri’nin üretim sürecinden özelliklerinden ve kullanım alanlarından bahseder misiniz?
Belirttiğimiz gibi, Atech buhar kazanlarında seviye kontrol, seviye alarm, otomatik yüzey blöf ve dip blöf sistemleri tasarlayıp, üretip ve Türkiye ile birlikte birçok farklı yurt dışı pazarına satışı yaparak başlamıştır. Sonrasında ürün gamına seviye göstergeleri, buhar sayaçları, kondens pompası, flaş buhar sistemleri gibi enerji geri kazanım sistemlerini eklemiştir. Son olarak da ürünlerimizin tümünün kullanıldığı buhar kazan kontrol sistemi ve de kazan verimliliği ölçüm ve izleme sistemleri ile kazan dairleri için komple bir çözüm sağlamıştır.
Özelikle buhar kazanlarının patlaması sonuçları oldukça vahim olup, can ve mal emniyeti açısından ciddi sonuçlar doğurabilir. Bu nedenden dolayı artık daha teknolojik, daha güvenli fonksiyonları barındıran ve ürettiğimiz kazan kontrol sistemleri tüm standartları karşılamaktadır.
Ar-Ge çalışmalarına önem verdiğinizi biliyoruz. Bu çalışmalardan ve aldığınız sonuçlardan bahseder misiniz?
Gelişen dünyaya ayak uydurabilmek ancak şirketlerin kendini geliştirmesi ile olacaktır. O yüzden de Ar-Ge çalışmalarına önem veren ve de bu adımları gerçekleştirenler gelişecek ve pazar paylarını koruyup, hatta daha fazla pazar paylarına sahip olacaktır. Bu bağlamda firmamız da Ar-Ge çalışmalarına önem vermekte. Gelişen teknolojileri dikkate alarak daha emniyetli ve verimli çalışabilecek kazan daireleri için ürünler geliştirmekteyiz. Son Ar-Ge çalışmamızın sonucunda iki farklı ürün grubu ortaya çıktı, Modbus iletişimi de kullanan ve kazan dairesi için komple çözümler sunan Buhar Kazan Kontrol Sistemi (BHC 1000) ve Kazan Verimliliği Ölçüm ve İzleme Sistemleri (SmartEff 2000). Diğer bir ürün grubu ise, aynı fonksiyonları sunabilen ama daha ekonomik çözümler üreten yeni Oransal Seviye Duyargamız (LPA 420).
Kalite politikanızdan bahseder misiniz? Sizce ‘kalite’ kelimesinin sektörünüzdeki karşılığı nasıl olmalı? Bir ürünün kalite kriterleri nelerdir?
Kalite gelişmiş teknolojilerde, emniyet cihazlarında ve de rekabetçi pazarlarında olmazsa olmazlardandır. Kazan dairelerinde emniyet cihazları üreten bir firma olmamız itibariyle ürünlerimizdeki kalite anlayışının yüksek tutulması önemli. Bu nedenle tasarımdan hammaddeye, imalattan testlere kadar kalite bir bütün olarak görmekteyiz ve bu çerçeve de şirket içi politikalar geliştirmekteyiz.
Ülkeler ürünlerinin özellikleri ile pazarda yer almaktadır. Bu nedenle de sektörümüz uygun fiyata kaliteli ürünler üretme çabası içerisinde. Sektörümüzde kalite kelimesinin karşılığı bence “olmazsa olmaz” olmalıdır. Aksi takdirde sürdürülebilir bir üretim ve pazarda yer alma mümkün olmayacaktır.
Bir ürünün kalite kriterleri için şunları sıralayabiliriz, ürünün performansı, ürünün temel çalışma özellikleri, güvenilirlik, dayanıklılık (ekonomik ömrü),uygunluk (standartlara ya da kullanıcıların beklentilerine), satış sonrası hizmet, estetik, algılanan marka imajı.
Enerji verimliliği artık tüm dünyada hem ekonomiye hem de kullanıcı bütçesine katkı sağlama özelliğiyle ön planda. Ancak kullanıcıların bilinç düzeyi ne seviye bilmiyoruz. Sizin bu konuyla ilgili yorum ve değerlendirmeleriniz neler?
Enerji verimliliği hiçbir zaman bu kadar fazla dikkate alınmamıştı. Artık enerji maliyetleri işletmelerin ve hatta ülkelerin bütçelerini zora sokmakla beraber, enerji dar boğazları gelecek dönemde daha çok hissedilecektir. Ve en ucuz enerjinin tasarruf edilen enerji olduğunu unutmamalıyız. Artık dünyamızın daha fazla kirletilmeyi kaldıramayacağı sınırlardayız, hatta geri dönüşü olmayan bir yoldayız bu konuda. O yüzden daha az karbon salınımı sağlayacak, çevreyi artık daha az kirleten, hatta hiç kirletmeyen işletmelere ihtiyacımız var.
Enerji maliyetlerinin bu kadar artması işletmeleri; enerji, verimlilik ölçüm, değerlendirme ve öneri sistemlerine, enerji tasarrufu sağlayan enerji geri kazanım sistemlerine ve de daha az enerji harcayan sistemlere yönlendirmiştir. Artık verim artırıcı incelemeler, tedbir almak amaçlı geliştirilen projeler, enerji performans ölçüm sistemleri her geçen gün daha fazla işletmeler tarafından kullanılacak.
Ürünlerin zamanında teslimi, satış sonrası müşteri memnuniyeti açısından büyük önem arz ediyor. Atech olarak sizin satış, montaj vb süreçlerdeki politikanız nedir?
Genel olarak ithalatçı rakiplerimiz mevcut ve de ürünlerin tesliminde biz yerli üreticiler karşısında bizler kadar şanslı değiller. Yerli bir üretici olmamız itibariyle stoklarımızın güçlü olması ürünlerimizin zamanında teslim edilmesini sağlamakta. Pandemi dönemindeki hammadde ve çip krizlerini fırsata çevirdiğimizden, stoklu çalışmak artık bizim için de vazgeçilmez davranış şekli olmuştur.
Satış sonrası müşteri hizmetlerinde başarı ilk önce kaliteli, kullanıcı dostu ürünler üretmek ile gelmektedir. Eğer ürün kalitesi yeterli değil ise, satış sonrası hizmetler de yeterli olmayacaktır. Kaliteli ürün, ekonomik ömrü uzun, performansı müşteri beklentilerini karşılayabilen ve de kullanıcı dostu bir ürün anca müşteri memnuniyeti sağlayabilir. Bu yüzden kaliteli ürün sunmak birinci amacımızdır.
Satış sonrası müşteri memnuniyetini artırmak için de montajda ve de ürünün kullanım sürecinde kolaylıklar sağlayan kullanıcı dostu ürünler olmasını sağlamaktayız. Satış sonrasında hızlı devreye alma ve ihtiyaç halinde hızlı servis hizmeti de bizleri başarılı kılmakta. Hızlı servis hizmeti özellikle üretim yapan işletmelerin kalbi olan kazan dairleri için önemlidir. Bazen işletmenin 5 dakika dahi durmaması gerektiği sektörlere de ürünlerimiz ile hizmet vermekteyiz. İhtiyaç halinde servis hizmetinin çok hızlı ve çözüm odaklı olmasını sağlamaktayız.
Tasarım ve taahhüt sürecindeki önemli noktaları nasıl tespit ediyorsunuz? Bu süreçlerde uyguladığınız stratejiler neler oluyor?
Tasarımlarımızda genel olarak sıkı bir ilgili standart takipçisiyiz. Standartlardaki değişimler bizim önceliklerimizdir. Kazan dairlerinde emniyet olmazsa olmazlardandır. Çünkü kazan dairesindeki emniyet tedbirleri direkt insan hayatı ile ilişkilidir. Sonrasında verim ve performans gelmektedir.
Bunun dışında teknolojik gelişmeler, saha da feedback olarak alıp değerlendirdiğimiz müşteri beklentileri, pazarın oluşan trendleri de tarafımızdan dikkate alınan noktalardır.
Önümüzdeki kısa ve orta döneme ilişkin proje ve öngörülerinizden bahseder misiniz?
Rusya-Ukrayna krizinden etkilenecek Avrupa’nın enerji darboğazında olması Avrupa’ya olan ihracatımızı azaltacak gibi gösterse de, Rusya’nın yalnızlaştırılması, zor durumda olacak Avrupa’nın dış pazarlarda etkinliğinin azalması, bizler için yeni fırsatlar doğuracağa benziyor. Orta Asya, Orta Doğu ve de Afrika ülkeleri pazarlarında yeni fırsatların olacağına inanmaktayım. Bu nedenle, kısa vade de bu pazarlara temaslarımızı arttırmalı, yer almadığımız pazarlarda da yer almayı hedeflemememiz gerekmekte.
Orta vadede firma olarak ürün gamına eklenen yeni ürünlerin daha fazla kazan dairesinde bulunmasını sağlayacağız. Bu daha emniyetli ve verimli kazanların işletmelerde hizmet etmesi fırsatını oluşturacaktır. Marka bilinirliliğimizi daha artırmak istiyoruz, bunun için de sosyal medyanın gücü ve de müşterilerimiz ile yüz yüze temasında çok önemli olduğunu düşünmekteyiz. Bunun için de ürün tanıtım seminerleri ile ürünlerimizin tanıtımını sağlamayı hedefliyoruz.