Ozan ATASOY
Aiolos Air İleri Havalandırma Teknolojileri A.Ş.
Genel Müdür

Yaptığına inanmak mı, inandığını yapmak mı? – Gerçekten enerji etkinliğinin neresindeyiz?

Değerli dostlar,

Bu köşede farklı zamanlarda enerji etkinliğine (verimliliğine) ilişkin görüşlerimi paylaştım. yaptığım paylaşımlarımdan da çok değerli dönüşler aldım. Farklı açılardan enerji etkinliğine niye ihtiyacımız var, artık bir tercih değil zorunluluk olduğunu anlatmaya çalıştım. Bu yazımda enerji etkinliğinin neresindeyiz boyutunu biraz irdelemeye çalışacağım.

Gömleğimizin düğmelerini doğru iliklemekle başlamak sonunda doğru sonuçları almak için çok önemli. Bu anlamda önce kavramlarla başlamak gerektiğini düşünüyorum.

Enerji etkinliği kavramı; *

Enerji termodinamiğin 1. kanununa göre sakınımı olan bir kavram. Bu durumda verimle izah edilmesi mantığa aykırı. Yok olmayan bir şey verimle açıklanması doğru değil? Ancak enerjiyi etkin kullanabiliriz. Örneğin termik santrallarda bacadan ısı enerjisini atmayıp, geri kazanabilirsiniz. Yıllar önce dilimize “efficiency” verimlilik olarak çevrilmiş, oysa aynı kelimenin bir de “etkinlik” şeklinde bir karşılığı var. Bu sebeple Enerji etkinliği kavramını kullanmak daha doğru görünüyor.

* Değerli meslektaşım Barbaros Demiralp’e ‘Enerji Etkinliği’ kavramına ilişkin vermiş olduğu değerli katkı için teşekkür ederim.

Enerjiyi tüketmek mümkün değil. Var olan enerjiyi etkin kullanmak için ne yapabiliriz asıl üzerinde düşünmemiz gereken konu.

Temel enerji kaynakları fosil yakıtlar, uranyum, güneş enerjisi, rüzgar gibi yenilenebilir enerji kaynakları, elektrik, yakıt vb formlarda kullanımımıza sunulur. Kullanabileceğimiz formdaki bu enerjiyi biz, ısıtma, aydınlatma, soğutma, hareket enerjisi gibi amaçlarla kullanırız. Sonuçta elde etmek istediğimiz, kışın sıcak, yazın serin bir oda, akşam aydınlık bir ortam, arabamızın bizi istediğimiz yere götürmesini bekleriz.

Temel enerjiden istediğimizi almamıza giden yolda oluşan kayıplar %60’ları bulur. Yani bir birim tükettiğimiz kullanabilir enerji, 2,5 birim temel enerji kaynağına ihtiyaç duyar.

Kullanılabilir enerjiye ulaşana kadar ki süreçlerde yapılabilecekler, makro boyutta bizim bireysel veya işletmelerimiz için etkileyebildiğimiz konular değil. Ancak kullandığımız enerjiyi etkin kullanmak bizim elimizde. Bu amaçla bütün dünyada ve Türkiye’de büyük bir farkındalık oluştu. Ancak daha gidecek çok yolumuz ve potansiyelimiz var. Aşağıda iklimlendirme sektörü için birkaç örnekle açıklamak isterim;

  • Daha verimli kazanlar kullanmak
  • Daha verimli soğutma cihazları kullanmak
  • Kullandığımız elektrik motorların verimliliğini yükseltmek
  • Binalarımızın ısı izolasyonunu iyileştirmek
  • Isıtıp soğuttuğumuz ortamlardan dışarıya tahliye ettiğimiz havanın enerjisini geri kazanmak
  • Daha verimli pompalar kullanmak
  • Mahallerde ısı kontrolü yapmak

Örnekleri çoğaltmak mümkün. Birçoğunuzun zaten yapıyoruz dediğinizi duyuyorum. Hepimiz yaptığımıza inanıyoruz aslında. Peki inandığımızı yapıyor muyuz? Bir de aşağıdaki şekilde bakalım isterseniz;

  • %107ve üzerinde verimli (etkin) yoğuşmalı kazanlar kullanmak
  • Isı pompası sistemlerine geçmek, güneş kollektörlerinden faydalanmak
  • EKO Tasarım kriterlerini sağlayan ERP 2021 uyumlu soğutma cihazları kullanmak
  • Kullandığımız elektrik motorların verimliliğini IE2 den IE4 hatta IE5’e yükseltmek
  • Binalarımızın ısı izolasyon kalınlığını 30-40 mm den 100 mm’e çıkarmak
  • Havalandırma cihazlarında ısı geri kazanım verimliliğini %50’lerden minimum %75’lere çıkarmak. Mümkünse %90 ısı geri kazanım verimliğine geçmek
  • Frekans invertörlü pompalara geçmekle birlikte ısı eşanjörlerimizin etkinliğini arttırarak su sirkülasyon kayıplarını azaltmak
  • Mahallerimizde termostat kontrolünün yanında otomasyon sistemleri ile serbest soğutma (freecooling) vb kontrolleri sağlayarak doğal havalandırma imkanlarından faydalanmak.

Hepimiz aslında yaptığımız enerji etkinliği yatırımlarına inanıyoruz. Ama inandığımızı ne kadar yapıyoruz sizlere bırakıyorum…

Önceki İçerikOrmanların geleceği Zero House ile garanti altında
Sonraki İçerikEkin Endüstriyel sektörüne yön veriyor