SOSİAD 15.yılını kutluyor

SOSİAD (Soğutma Sanayi İş İnsanları Derneği), 15 yıl önce, Türkiye’de soğutma sektörünün ihtiyacı olan atılımı destekleyerek, pazarın sağlıklı gelişimine rehberlik etmek, sürdürülebilir soğutma vizyonunun yaygınlaştırılmasını ivmelendirmek üzere 16 üye firma ile kuruldu. Türkiye soğutma sektörünü küresel pazarın güçlü oyuncusu haline getirmek, ekonomiye sağladığı katma değeri artırmak, soğutmanın yaşamsal öneminin bilinci ile doğru uygulamaları gerçekleştirmek, SOSİAD’ın öncelikleri arasında yer aldı.

Türkiye’de soğutma alanında bilgisini, belirli standartlara sahip ürün ve hizmet kalitesini kanıtlamış yüze yakın üye firması bulunan SOSİAD, yurt içinde kamu kesimi ve sivil toplum örgütleri ile işbirliği içinde gerçekleştirdiği projelerinin yanı sıra imza attığı uluslararası projelerle küresel entegrasyonunu güçlendirdi. Kuruluşunun 15.yılında SOSİAD, geleceğin soğutma sektörünü biçimlendirecek yeni projelerini, bilgi ve deneyim paylaşımlarını artırarak Türkiye Soğutma Sektöründeki öncü konumunu güçlendirecek ve tüm paydaşlarına daha fazla katma değer sağlayacak.

SOSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Karakuş: “Soğutma ve klimanın küresel CO2 emisyonlarının yüzde 10’una neden olduğu öne sürülüyor”

15 yılını geride bırakan SOSİAD’ın gelecek vizyonu ile ilgili olarak Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Karakuş şu bilgileri verdi: “SOSİAD’ın yol haritası, dünyanın sürdürülebilir soğutma vizyonuna entegredir. 2015 yılının Eylül ayında, Birleşmiş Milletler, belirlediği Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ile ekonomik ve sosyal kalkınmanın çevresel etkileriyle birlikte ele alınmasının, dünyanın geleceği açısından elzem olduğunu ortaya koydu.17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi’nin birçoğunda soğutma, kritik rol oynuyor. Yeşil Soğutma Girişimi (Green Cooling Initiative-GCI), soğutma sektöründen kaynaklanan emisyonların azaltımı hedefine yönelik üç yaklaşımı esas kabul ediyor: Çevresel etkileri en düşük, ozon dostu, doğal soğutucu akışkanların teşviki, soğutma sistemlerinde enerji verimliliğinin en üst düzeye çıkarılması ve soğutma sistemlerinin enerji tüketimlerine sürdürülebilir bir yaklaşım getirilmesi. Gelişmekte olan ülkelerde hasat sonrası gıdaların %50’ye kadarı kaybedilmektedir. Dünya çapında 800 milyon insan yetersiz besleniyor. BM’nin Beslenme Daimi Komitesi’ne göre, kötü, yetersiz beslenme dünyadaki hastalığa katkıda bulunan en büyük unsurdur. Her yıl yetersiz beslenme nedeniyle AIDS, sıtma ve tüberkülozdan giderek daha fazla çocuk ölüyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün tahminlerine göre dondurulan aşıların %50’si, kırılan soğuk zincirler nedeniyle heba oluyor. Soğutma ve klimanın küresel CO2 emisyonlarının yüzde 10’una neden olduğu öne sürülüyor. Bu oran, havacılık ve deniz taşımacılığına atfedilenin üç katıdır. HFC soğutucu gazlarının aşamalı olarak kaldırılmasına yönelik son küresel anlaşma, emisyon artışını bir miktar sınırlayabilir, ancak enerji tüketiminden kaynaklanan soğutma emisyonlarının yüzde 75’ini ortadan kaldırmak için yeterli olmayacaktır.”

“Dünya ısındıkça, artan soğutma talebi sera gazı emisyonlarının seviyelerini yükseltiyor”

Turgay Karakuş açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Dünya nüfusunun yüzyılın ortalarında 9 milyara ulaşması ve öngörülen gıda talebinin yüzde 60 artması beklenirken, çok daha fazla soğutmaya ihtiyacımız olacağı konusunda hiçbir şüphemiz yok. Soğutma hem sağlık hem de refah için hayati önem taşıyor. Soğutma sistemlerinde iyileştirmelerin göz ardı edilmesi, sürdürülebilirliğin tehdididir. Kontrol altına alınamazsa, soğutmadan kaynaklanan emisyonlarının, küresel ısınma kaynaklı aşırı sıcaklık dalgaları, nüfus artışı, şehirleşme ve büyüyen bir orta sınıfın etkisiyle 2030’da iki katına ve 2100’de üç katına çıkması bekleniyor. Bu durum bir kısır döngü yaratıyor: Dünya ısındıkça, artan soğutma talebi sera gazı emisyonlarının seviyelerini yükseltiyor ve bu da sıcaklıkların yükselmesini tetikliyor ve soğutmaya erişim daha da kritik hale geliyor. Dolayısıyla ‘herkes için, sürdürülebilir soğutma’, tüm dünya gibi bizim de ana hedefimizdir. Bu hedef doğrultusunda doğru uygulamaları teşvik etmek ve farkındalıkları artırmak, yasal düzenlemelerle ilgili süreçte sektörün sesi olarak kamu ve STK’larla işbirliğini güçlendirmek, SOSİAD’ın çalışmalarının odağında yer alacak. Dünyanın sürdürülebilir soğutma hedeflerine tam entegre olabilmiş bir sektör yapısı için çalışmaya devam edeceğiz.”

Önceki İçerikDanfoss’un güncellenmiş, sürdürülebilir bulut platformu mağaza verimliliğini arttıracak
Sonraki İçerikYEDAŞ yatırımları son sürat devam ediyor