General Filter Havak, Yenilikçi Filtre Çözümleriyle Sektöre Öncülük Ediyor

General Filter Havak, Yenilikçi Filtre Çözümleriyle Sektöre Öncülük Ediyor

General Filter Havak Fabrika Müdürü Akif Kayaş ile bir araya gelerek firmanın kuruluş sürecinden yeni fabrikanın taşınma sürecine, müşteri memnuniyetine yönelik stratejilerden ihracat hedeflerine kadar birçok önemli konuya dair detayları ele aldık. Kayaş, özellikle iç hava kalitesinin artırılması, Ar-Ge çalışmaları ve enerji verimliliği gibi kritik başlıklara dair görüşlerini paylaşırken, Türkiye’nin uluslararası pazardaki konumunu güçlendirmeyi amaçladıklarını vurguladı. Ayrıca, General Filter Havak’ın sektördeki yerini ve geleceğe yönelik stratejilerini Kayaş’ın perspektifinden dinleme fırsatı bulduk.

General Filter Havak’ın kuruluş sürecini ve General Filter ile Havak Endüstri Tesisleri’nin bu ortak girişimi nasıl şekillendirdiğini anlatabilir misiniz?

2008 yılında General Filter Italy ve Havak Endüstri, Türkiye’de birlikte yerli üretime başlamak üzere ortak bir karar alarak kuruldu. Havak, öncesinde yurtdışından filtre ithal ederek Türkiye’de satarken yerli üretim fikri doğdu ve bu doğrultuda General Filter İtalya ile iş birliği yapıldı. Türkiye’de üretim, İtalyan teknolojisi ve bilgi birikimi ile 2008’de başladı. 2012 yılında ben de şirkete katıldım ve sonrasında üretimin altyapısını geliştirerek makinalaşma sürecini başlattık. Havak, sektörde bilinen ve 40 yıla yakın geçmişi olan önemli bir firmaydı. İtalya ve Havak Endüstri’nin ortak çalışmaları sayesinde firmayı daha ileri bir konuma taşıdık ve ürün geliştirme süreçlerinde çok zorlanmadık. Sonuç olarak, köklü geçmişe sahip firmalar olarak başarılı bir üretim yapısına ulaştık.

Yeni fabrikanıza geçiş sürecinizi anlatır mısınız?

Zamanla, bulunduğumuz alanın kapasitesi yetersiz gelmeye başladı ve yerimizi değiştirmemiz gerekti. Eski konumumuza yakın, Esenyurt bölgesinde bulunan daha büyük ve geniş bir fabrikaya taşınma kararı aldık. Bu yeni alan, makinelerimizin ve stoklarımızın rahatça yerleşebileceği bir yer ve yaklaşık 4 aydır burada faaliyet gösteriyoruz.  Kapasitemizi artırmaya devam ediyoruz yurt içinde ve yurt dışında da önemli bir isim haline gelmeye başladık. Marka kalitemizde, zamanında teslimat ve fiyat performans ilişkisinde belli bir başarıya ulaştık. Tercih edilen bir firma konumuna geldik ve bu durum talebi artırdı. Artan talebi karşılamak için kapasitemizi artırmaya devam ediyoruz.

Dünya ve Türkiye ekonomik olarak önemli bir cendereden geçiyor. Buna rağmen, ürünlerimize olan talebin yüksek olması nedeniyle taşınma kararı aldık. Bu ekonomik ortama rağmen herhangi bir çekincemiz olmadı, çünkü sürdürülebilir bir yapımız var. Taşınma sürecinde, istihdamımızı iki ay içinde yüzde 40 artırmayı başardık ve şu anda hala istihdamı artırmaya devam ediyoruz. Yeni makine yatırımlarımız ve makineleşme sürecimiz hızla sürüyor. Kriz ortamında bile büyümeye devam edebilmek bizi mutlu ediyor; bu hem ülkemiz hem de firma açısından önemli bir durum. Geldiğimiz noktada önemli bir gelişim sağladık, ama hala önümüzde uzun bir yol olduğunu biliyoruz. Çalışmalarımıza kurum kültürümüze uygun takım arkadaşlarımızla devam edeceğiz.

Sektöre sunmuş olduğunuz ürün ve hizmetler nelerdir?

İtalya ve Türkiye’deki fabrikalarımız, genellikle aynı ürün gruplarını imal ediyor. Bu gruplar arasında klima santral filtreleri ve temiz oda filtreleri de dahil olmak üzere tüm kapalı ortam filtreleri bulunmaktadır. Ayrıca, kimyasal filtre sektöründe de önemli bir atılım gerçekleştirdik. Yüksek teknoloji gerektiren kimyasal filtreler alanında, yurt dışında İspanyol bir üreticiyle iş ortaklığı kurarak Orta Asya ve Türkiye’deki bayisi olarak faaliyet göstermeye başladık.

Bu süreçte, aldığımız hammaddeleri burada filtre hâline getiriyor ve müşterilerimize filtrasyon çözümleri sunuyoruz. Türkiye pazarında bu alanda önemli bir yer edinmiş durumdayız. Ürün gruplarımız arasında, tüm klima santrali filtreleri ve kapalı ortam havalandırma filtreleri ve filtre ekipmanları bulunmaktadır.

Müşteri memnuniyetini sağlamak için neler yapıyorsunuz

Müşteri memnuniyetini sağlamak için bir dizi strateji ve uygulama geliştirmiş durumdayız. Öncelikle, müşteri memnuniyeti, etkili servis hizmeti ve iletişimle doğrudan ilişkilidir. Mevcut kadrolarımız, uzun yıllar boyunca bizimle birlikte çalışıyor ve bu sayede müşterilerimizin ihtiyaçlarını ve taleplerini oldukça iyi biliyorlar. Özellikle satış ekibimiz ile teknik destek ekibimiz, müşterilerle yakın bir ilişki kurarak onların beklentilerini anlamada büyük bir avantaj sağlıyor.

Müşterilerimizin karşısında, ihtiyaçlarını anlayan, deneyimli ve profesyonel bir ekip bulduklarında, bu durum onların memnuniyetini artırıyor. Ayrıca, belirttikleri ürünlerin zamanında teslim edilmesi ve bekledikleri kalite standartlarına uygun bir şekilde sunulması da çok önemli. Biz de bu noktada, ürünlerimizin kalitesine ve zamanında teslimatına odaklanıyoruz.

Müşteri memnuniyetini artırmak için sürekli olarak geri bildirim alıyor ve bu geri bildirimleri değerlendirerek hizmetlerimizi geliştiriyoruz. Müşterilerimizle düzenli iletişim kurarak, onların memnuniyet düzeyini takip ediyoruz. Bu süreçte, müşteri memnuniyetinin artırılmasına yönelik hareket ediyor ve bu bilinçle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Tüm bu faktörler, müşteri memnuniyetini sağlamak için yürüttüğümüz çabaların temelini oluşturuyor ve bu sayede daha uzun süreli ve sağlıklı iş ilişkileri kuruyoruz.

Hangi pazarlara ihracat yapıyorsunuz ve yurt içi ile yurt dışı satışlarınızın payları arasında nasıl bir denge var? İhracatınızı artırmak için hangi stratejileri uyguluyorsunuz?

İhracat hacmimiz giderek artıyor. Başlangıçta İtalya’nın koyduğu bazı kotalar vardı, ancak bu kotaları genişletmeye başladık. Ürün kalitemiz belirli bir standarda ulaştığında, Avrupa ve diğer bölgelerde tercih edilmeye başladık. Hedefimiz önümüzdeki dönemde ihracat oranımızı artırmak olacak.

Orta Asya Türkî Cumhuriyetleri, Orta Doğu, Arap ülkeleri, Rusya ve Avrupa’ya ihracat yapıyoruz. Avrupa’da, General Filter İtalya ile anlaşmalı olduğumuz firmalar bulunuyor ve bu firmalara ihracatımız devam ediyor.

Ar-Ge çalışmalarınızdan ve bu çalışmaların ürün geliştirme süreçlerinize olan katkılarından bahsedebilir misiniz?

Sürdürülebilirlik için Ar-Ge kesinlikle şart. Hiçbir şey yerinde durmuyor; durduğunuz an geriye düşersiniz. Bu yüzden Ar-Ge temel bir gereksinim. Biz de burada mühendislerimizle çalışarak Ar-Ge faaliyetlerimize büyük önem veriyoruz. İtalya’dan aldığımız Ar-Ge desteği çok değerli. Onların 60 yılı aşkın bilgi birikimi ve tecrübesinden yararlanmak bizim ve ülkemiz için büyük bir avantaj. İtalyan teknolojisini buraya adapte etmek önemli. Aynı zamanda, kendi güçlü Ar-Ge bölümümüzle mevcut ve yeni ürünlerin geliştirilmesine odaklanıyoruz. Her yıl artan bir bütçeyle Ar-Ge çalışmalarımıza yatırım yapıyoruz.

General Filter Havak olarak, üretim süreçlerinizde enerji verimliliğini artırmak için neler yapıyorsunuz?

Enerji verimliliği filtreler için vazgeçilmez unsurlardandır. Filtre, bir firmanın santralinde en fazla enerji harcayan elemanlardan biridir. Bu noktada basınç kayıpları önemlidir; filtre ne kadar yüksek ilk basınç kaybına veya ortalama basınç kaybına sahipse, o kadar fazla elektrik akımı çeker. Bu durum, filtrenin maliyetinden daha fazla elektrik enerjisi tüketimine yol açar. Bu nedenle, düşük basınç kayıplı, uzun ömürlü ve yüksek verimli filtreler üretmeye özen gösteriyoruz.

Müşterilerimizin ihtiyaçlarına yönelik Ar-Ge bölümümüzle birlikte optimum seviyede filtreler tasarlıyoruz. Amacımız, ne fazla filtre malzemesi kullanarak müşteriyi gereksiz yere pahalı bir ürünle buluşturmak ne de yüksek enerji sarfiyatına neden olan filtreler üretmektir. Filtre, diğer elemanlardan daha önemli bir bileşen olarak, havanın akışına karşı bir direnç kaynağıdır ve bu, elektrik enerjisinin daha fazla tüketilmesine neden olan bir etkendir. Bu konu, bizim için son derece önemlidir.

Bu konuda yeni ürünler ve hammaddeler bulmaya yönelik sürekli çalışmalar yapıyoruz. Bu, önemli tasarruflar sağlamamız ve karbon ayak izimizi azaltmamız açısından kritik bir süreç. Şu anda bu hedeflerimize ulaşmak için çeşitli çalışmalar yürütüyoruz. Ayrıca, bu faaliyetlerin hesaplanması için TÜBİTAK desteği almaya başladık. Bu destek, bu işe ne kadar önem verdiğimizi gösteriyor.

İç hava kalitesini artırmak amacıyla sunduğunuz çözümler nelerdir? Bu hususta nelere dikkat ediyorsunuz?

İç hava kalitesinin iyileştirilmesi, filtrelerin temel amacıdır. Bizim amacımız, hem proseslerdeki hem de insan sağlığını etkileyen partikülleri ortamdan uzaklaştırmaktır. Pandemi döneminde bu durum daha da önemli hale geldi. ASHRAE Turkish Chapter’da çalışmalar yapıyoruz ve pandeminin başlarında ASHRAE, virüslerin hava yoluyla yayılma ihtimalinin daha yüksek olduğunu belirtirken, tıp camiası bulaşmanın dokunarak temas yoluyla olacağını savunuyordu. Ancak ASHRAE, havadan bulaşmanın ağırlıklı olduğunu ifade etti ve zamanla bu durum kanıtlandı. Bu süreçte ASHRAE’nin yayınladığı kılavuzları Türkçeye çevirerek sektöre kazandırmaya çalıştık. O dönemde önemli çalışmalar yapıldı. Ayrıca, Türkiye’de oluşturulan ve 101 kişinin katıldığı İklimlendirme teknik kurulda, hem kurucumuz Ahmet Hayri Gökşin hem de ben bulundum. Hastaneler ve diğer kapalı ortamlarda hangi tedbirlerin alınması gerektiği konusunda isabetli kararlar alındı.

Filtrenin önemi, bu süreçte daha da belirgin hale gelmeye başladı. Yaşamımızı sürdürmek için temel ihtiyacımız olan yemeklerimizin ve içeceklerimizin kalitesine ve hijyenine özen gösterdiğimiz halde hava kalitesine gözle görülemeyen ve hissedilemeyen kirletici etkilerine karşı aynı hassasiyeti göstermiyoruz. Yaşadığımız şehirlerde, özellikle endüstriyel kirleticilerin oldukça fazla olduğu bölgelerde, hava kalitesi büyük bir sorun teşkil ediyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre dünya nüfusunun yüzde 80’inden fazlası kötü hava şartlarının bulunduğu yerlerde yaşıyor. Bu da havanın kalitesinin iyileştirilmesinin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.

Gözle görülmeyen partiküllerle uğraşıyoruz ve bu partiküller, solunduğunda zamanla sağlık problemlerine yol açabiliyor. Kapalı ortamlarda dışarıdan alınan havayı filtreleyip ortama verdiğimizde, yaşam kalitesini önemli ölçüde artıran bir etki gözlemliyoruz. Bu durum, filtre ve filtrasyon sistemlerine olan talebi arttırdı. Filtrenin önemi, ülkelerin gelişmişlik seviyesiyle de bağlantılıdır; gelişmişlik seviyesi arttıkça hava kalitesine verilen önem de artmaya devam edecektir.

İç hava kalitesinin iyileştirilmesi, sağlık ve yaşam kalitesi açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu bağlamda, okul, hastane, alışveriş merkezi (AVM) ve spor salonu gibi kalabalık ve kapalı alanlarda hava kalitesi yönetiminin zorunlu hale getirilmesi önemlidir.

Okullarda, özellikle çocukların gelişimi açısından temiz hava sağlamak adına, iç mekan hava kalitesine dikkat edilmesi gerektiği vurgulanmalıdır. Eğitim kurumları için belirlenen standartlar, öğrenci sağlığını koruma amacı taşımaktadır.

AVM’ler ve spor salonları gibi toplu alanlarda ise, yoğun ziyaretçi akışı nedeniyle ortamda hava kalitesinin düşmesi riski bulunuyor. Bu nedenle, hava filtreleme sistemlerinin etkin bir şekilde kullanılması ve düzenli bakımının sağlanması, hem müşteri memnuniyetini hem de sağlık standartlarını yükseltecektir.

İç hava kalitesinin iyileştirilmesi ve korunması için yasaların etkin bir şekilde uygulanması ve toplumda bu konudaki farkındalığın artırılması gerekmektedir. Hem fiziksel sağlık hem de genel yaşam kalitesini artırmak adına, bu alanlarda gerekli tedbirlerin alınması bir zorunluluk haline gelmelidir.

Hava filtreleri ve filtre ekipmanları konusundaki teknolojik gelişmeler ve yeniliklerle ilgili görüşleriniz nelerdir? Gelecekte hava filtreleme sektöründe öne çıkacağını düşündüğünüz teknolojiler neler ve firmanız bu teknolojilere nasıl hazırlanıyor?

Talep arttıkça Ar-Ge ihtiyaçları da artmaya başladı. Gelecekte, enerji harcamasını azaltmaya yönelik yapılması gereken en önemli iyileştirmelerden biri, düşük basınç kaybına ve geri dönüşüm açısından çevreci özelliğe sahip filtrelerin üretilmesi olacaktır.

General Filter Havak’ın kısa ve uzun vadede gerçekleştirmek istediği hedefler nelerdir?

Kısa ve uzun vadeli hedeflerimiz arasında, Türkiye’de aranan önemli firmalar arasına girmek yer alıyor. Aynı zamanda Türkiye’nin yurt dışındaki imajının artırmasına katkı sunmayı hedefliyoruz. Ancak bu, diğer firmaların da katkı sağlamasıyla mümkün olacaktır. Yurt dışındaki algı, Türk ürünlerinin Avrupa ürünlerine göre daha düşük kalitede tercih edildiği yönündeydi. Ancak geldiğimiz noktada, sektör dernekleri ve birliklerin önemli faaliyetleri, firmalarımızın çabalarıyla birlikte, Türkiye’nin yurt dışındaki konumunu güçlendirdik ve önemli bir yere geldik. Özellikle iklimlendirme sektöründe filtre üreticileri çok önemli bir pozisyondadır. Bizim hedefimiz, en az Avrupalı bir firmanın ürünleri kadar kaliteli ürünler ürettiğimiz algısını yaratmaktır. Bu algıyı oturtacak çalışmalar içinde bulunmak, önceliklerimiz arasında yer alıyor. Ayrıca, yeni ürün teknolojilerinde kendi özgün tasarımlarımızı geliştirmek de amaçlarımızdan biridir. Türkiye, filtre teknolojisinde Avrupa’dan gelen teknolojiyi kullanarak ilerliyor, ancak kendi özgün ürünlerimizi de piyasaya çıkarmak istiyoruz.

 

 

Önceki İçerikYapay Zeka, Hukuk ve Küresel Kalkınma
Sonraki İçerikİSİB’in Öncülüğünde İklimlendirme Sektörü İhracatı Büyümeye Devam Ediyor