Tutkuyla Büyüyen Bir Hikaye: Mustafa Demirci ve Güven Soğutma’nın Başarılı Yolculuğu
Mustafa Demirci’nin liderliğindeki Güven Soğutma’nın ilham verici hikayesi, azimle çalışmanın, tutkulu bir şekilde hedeflere doğru ilerlemenin ve asla pes etmemenin önemini yansıtıyor. Mustafa, genç yaşta iş hayatına atıldığında karşısına çıkan zorlukları adeta birer fırsata dönüştürdü. Kendine duyduğu inançla, başarının emek ve kararlılık gerektirdiğini bilerek ilerledi. Onun öyküsü, işe olan sevginin, inancın ve sürekli bir gelişim isteğinin nasıl güçlü birer temel oluşturduğunu açıkça gösteriyor. Mustafa Demirci’nin liderliğindeki Güven Soğutma, sadece bir işletme değil, aynı zamanda tutku, azim ve kararlılıkla dolu bir başarı öyküsünün ta kendisidir.
Çocukluktan İş Hayatına
Güven Soğutma Sistemleri’nin şu anki Genel Müdürü Mustafa Demirci, henüz 12 yaşında küçük bir çocukken ilkokul diplomasını yeni eline almış, zihni ve elleri çalışkanlıkla dolup taşarken babasının şirketinde çalışmaya başladı. Aradan geçen yıllar boyunca, Mustafa’nın eğitim yolu sıradan bir çocuğun okul hayatından farklı olarak şekillendi. Eğitimini ilkokulda tamamlayan Mustafa, genç yaşta iş hayatına atılarak, Güven Soğutma’nın üretim hatlarında ter dökerek büyüdü.
Zaman ne çabuk geçmişti ki, şu an Güven Soğutma’da işe başlayalı neredeyse 30 yıl olmuş. Yıllar boyunca üretim bandında çalışırken, 19 yaşında aldığı İngilizce eğitiminin ona iş hayatında büyük bir yardımı oldu. Sonrasında Autocad, SolidWorks, Photoshop ve Office programlarında aldığı eğitimlerle teknik yeteneklerini geliştirdi. Her bir yeni beceri, onun hem kişisel hem de profesyonel hayatında yeni ufuklar açtı.
Üretim bandında geçen çocukluk günlerinden, şirketin başındaki kararlı lider konumuna kadar olan serüveni, Mustafa için sadece bir işten ibaret değildi; tutku, öğrenme arzusu ve sürekli bir gelişim yolculuğuydu. Şimdi, ticaretin ateşleyici heyecanını yitirmeden, Güven Soğutma Sistemleri’ni geleceğe taşıyor. Her yeni gün, Mustafa Demirci için hem şirketin başarısını hem de kendi kişisel gelişimini sürdürme fırsatı olarak çıkıyor karşısına.
Mustafa Demirci’nin Güven Soğutma ile başlayan iş hayatı, babasının soğutma sektöründeki tutkusundan ilham alarak şekillendi. Babasının izinden giderek aynı alanda yol almaya karar verdi. O dönemlerde şirket henüz küçük bir işletme idi ve bu da sınırlı imkanlarla çalışmayı zorunlu kıldı. Bu durum, özellikle yatırım planlamaları, piyasa analizleri ve ürün geliştirme konularında belirgin bir deneyim eksikliği yaşanmasına sebep oldu.
Küçük ölçekli bir aile şirketi olmanın verdiği diğer bir zorluk ise personel sayısının sınırlı oluşuydu; yaklaşık on kişi ile işler yürütülmekteydi ve bu kişilerin çoğu aile bireylerinden oluşuyordu. Başlangıçta sektörel bilgileri esas olarak basınçlı kap üretimiyle sınırlı olan şirket, zaman içinde bakır dirsek, pano ve küçük soğutma grupları gibi farklı alanlarda da faaliyet göstermeye başladı.
Ancak ilerleyen zamanlarda, iş yelpazesini daraltma kararı alındı ve tamamen basınçlı kap üretimine odaklanıldı. Bu süre zarfında, şirketin karşılaştığı en büyük zorluklardan biri mühendislik alanındaki eksiklikler oldu. Bu eksiklikler, başta büyük engeller olarak görünse de, Mustafa ve ekibi zaman içinde bu alanda ciddi adımlar attı. Sürekli öğrenme ve gelişme sayesinde, mühendislik kapasitelerini artırarak şirketin ve ürünlerinin kalitesini üst seviyelere taşıdılar.
Güven Soğutma’nın Doğuşu
Güven Soğutma’nın temelleri, 1985 yılında Dolapdere, İstanbul’da atıldı. Bu önemli adım, o dönem Kami Ticaret’in Genel Müdürü olan Sayın Minas Kalaycıyan’ın, Mustafa’nın babası Zeki Demirci’ye verdiği önerilerle gerçekleşti. İşletme, 1997 yılına geldiğinde ismini Güven Soğutma olarak değiştirerek GVN markasını piyasaya sürdü.
Güven Soğutma’nın ilk üretim yeri, bir binanın 2. katında orta büyüklükte bir atölye idi; yaklaşık 60-70 metrekarelik alanda üretim yapılıyordu. Mustafa, henüz küçük yaşlarındayken bu atölyede kaynakçı olarak çalışmaya başladı. Genç yaşta, yaşının getirdiği çeşitli zorluklarla mücadele etmesine rağmen, işin zorluklarına göğüs gerdi. İşin zorlukları arasında savaşırken, yaptığı ürünleri marketlerde, kasaplarda ve açık alanlarda görmek, Mustafa için paha biçilemez bir mutluluk kaynağıydı.
Ürünlerinin kullanıldığını görmek, sadece mutluluk vermekle kalmadı, aynı zamanda bir motivasyon kaynağı olarak hizmet etti ve bu durum, karşılaşılan zorlukların üstesinden gelme konusunda Mustafa’ya ilham verdi. Başlangıçtaki küçük atölyeden, bugün sektörde tanınan bir marka haline gelen Güven Soğutma’nın yolculuğunda, bu erken yaşta edinilen tecrübe ve gösterilen azim, şirketin temellerini sağlamlaştıran unsurlar arasında yer alıyor.
Sürdürülebilir Büyüme Yolculuğu
Güven Soğutma, kuruluşunun ilk günlerinden itibaren birçok zorlu süreci başarıyla aştı. Başlangıçta, sınırlı bir üretim alanına sahip olan firma, zamanla büyüme stratejilerini hayata geçirerek, üretim kapasitesini artırmak için yeni üretim tesisleri kurdu ve çeşitli mülkler satın aldı. Türkiye pazarındaki yoğun rekabet ortamında birçok rakibi geride bırakarak, sektörde lider konuma yükseldi.
Mustafa, 2002 yılında askerlik görevini tamamladıktan sonra satış ve pazarlama departmanına geçiş yaptı ve şirketin asıl hedefi olan ihracata odaklanarak, işlerin ivme kazanmasını sağladı. Cesur adımlar ve emin yönetimle 2007 yılında Hadımköy’de 2.400 metrekarelik bir üretim alanı geliştirildi. Bu alan, bugün 15.000 metrekareye ulaşarak, şirketin sürdürülebilir büyüme kabiliyetini gözler önüne serdi.
2020 yılına gelindiğinde, Güven Soğutma çeşitlendirme stratejileri kapsamında farklı markaları ithal etmeye başladı ve SANHUA, SPORLAN, DEKA gibi dünya çapında kalitesini kanıtlamış markaların Türkiye temsilciliklerini üstlendi. Bu stratejik hamlelerle şirket, 2024 yılında SANHUA tarafından “SalesGrowthChampion” ödülü ile taçlandırıldı. Bu başarılar, Mustafa ve ekibinin sektördeki başarılı yolculuğunu ve sürekli gelişimi temsil ediyor, sektördeki yerlerini daha da sağlamlaştırıyor.
2023 yılında Mustafa Demirci, Güven Lazer Metal İşleme San. Ve Tic. A.Ş. firmasını kurdu. Yaklaşık 20 kişilik bir ekiple çalışarak ortalama 2000 metrekarelik bir üretim alanı oluşturdu ve hızla büyüyen bir firma haline geldi.
Mustafa Demirci ve Güven Soğutma’nın Başarıları Anahtarları
Mustafa Demirci’nin anlatımından, Güven Soğutma’nın başarıya ulaşmasının altında yatan önemli köşe taşları açıkça belirginleşiyor. Bu başarı yolculuğunun temelinde yatan en önemli etken, Mustafa ve babasının işlerine duyduğu sevgi ve tutkudur. Üretim, birçok kişi için zorlayıcı bir alan olmasına rağmen, Mustafa için değerli ve keyif verici bir uğraş haline gelmiştir. Bu tutku, onun ve ekibinin zorlukları aşmasında ve hedeflerine ulaşmasında belirleyici olmuştur.
Başarı odaklı yaklaşım, Güven Soğutma’nın iş stratejisinin temelini oluşturmuş. Planlama ve her işe yaklaşım, başarıyı maksimize etmeye yönelik yapılmıştır. Bu yaklaşım, zihinsel algıları ve düşünce yapılarını verimlilik yönünde şekillendirmiştir. Başarıya ulaşmış firmaların faaliyetlerini sürekli izleyerek ve stratejilerini doğru bir şekilde analiz ederek ilerlemeyi seçmişlerdir.
Ayrıca, Güven Soğutma’nın yüksek hedefleri vardı ve bu hedeflere ulaşmak için kesintisiz bir çaba sarf edilmiştir. “Türkiye’nin en iyi firması olacağız” ve “Dünyaya açılacak ve bilinir bir marka olacağız” gibi iddialı hedefler belirlemişler ve bunları gerçekleştirmişlerdir. Bugün, Türkiye’de lider firma pozisyonuna gelmiştir ve bununla birlikte global pazarda ürün yelpazesiyle tanınan ve Avrupa’nın en büyük iki firmasından biri olarak kabul edilen Güven Soğutma, bu hedefleri başarma yolunda attığı adımların meyvelerini toplamaktadır.
Bu köşe taşları, Mustafa ve Güven Soğutma’nın zorluklara karşı gösterdiği kararlılık, stratejik planlama ve sürekli gelişim hedefiyle engelleri aşarak başarıya ulaşmalarının anahtarlarını oluşturmuştur.
Güven Soğutma’nın şu anki başarı seviyesine ulaşması sadece bir durak noktası değil, aksine daha fazlasını hedeflemek için yeni bir başlangıç noktası olarak görülmelidir. Müşterilere daha iyi hizmet sunabilmek adına birçok bilinir markayla yapılan iş ortaklıkları ve ürün yelpazesinin genişletilmesi, şirketin büyüme ve gelişme stratejisinin önemli bir parçasını oluşturmuştur.
Şirketin gelecek vizyonu arasında Ar-Ge çalışmalarını daha ileri seviyelere taşıyarak, daha verimli ve yenilikçi ürünler geliştirmek ve mühendislik yeteneklerini güçlendirmek vardır. Avrupa’daki rakiplerinden farklılaşmak için kendi ürün tasarımlarını oluşturup üretme hedefi, Güven Soğutma’yı sektörde sadece takip eden değil, aynı zamanda lider konuma taşıyacak bir stratejinin temelini oluşturuyor. Bu hedef doğrultusunda, var olanın ötesine geçerek inovasyon ve yaratıcılığa dayalı bir yaklaşımla kendi markalarını yaratmak, Güven Soğutma’nın sektördeki konumunu güçlendirecek ve daha da ileriye taşıyacaktır.
Bu büyüme stratejileri ve yenilikçi yaklaşımlar, Güven Soğutma’nın sadece Türkiye’de değil, global arenada da tanınan ve tercih edilen bir marka olma yolundaki kararlılığını ve hedeflerini yansıtıyor. Gelecek için belirlenen vizyon ve stratejiler, şirketin başarı hikayesini daha da ileriye taşıyarak, sektördeki rekabetçi konumunu güçlendirecektir.
Mustafa’nın 45’ten fazla ülkeye gerçekleştirdiği ticari ziyaretler, 30’dan fazla ülkede katıldığı fuarlar ve B2B etkinlikleri, şirketine ve kişisel gelişimine önemli katkılar sağladı. Seyahatleri sırasında ziyaret ettiği yüzlerce fabrikadan edindiği bilgileri kendi üretim sürecine aktarmakta tereddüt etmeyen Mustafa, tüm kazancını şirketinin daha iyi bir potansiyele ulaşması için makine, tesis ve insan kaynaklarına yatırmaktan çekinmedi. Bugün Avrupa ve Türkiye’de kendi sektöründe en büyük başarıyı elde etmesindeki en önemli faktörlerden biri budur.
Geleceğe Yön Veren Tavsiyeler
Mustafa’nın, yeni nesil sektör profesyonellerine verdiği değerli tavsiyeler, iş hayatında karşılaşabilecek genç profesyonellere ışık tutuyor. Onlara, işlerine sevgiyle bağlı olmalarını ve yaptıkları işte tutkuyla var olmalarını öneriyor. Ayrıca, sektördeki global gelişmeleri yakından takip etmeleri, sürekli eğitimlere katılmaları ve fuarlara ilgi göstermeleri gerektiğini vurguluyor. Mütevazı bir hırs ve özveriyle her zaman en iyisini yapmaya odaklanmalarını ve sektörün sürekli gelişen yapısına uyum sağlayabilmeleri için yenilikçi olmalarını öneriyor.
Geçmişten Gelen Hatıralar
Metin Duruk’un cesur ve ilham verici sözleri genç yaşta iş hayatına adım atan Mustafa Demirci için dönüm noktasıydı. “İhracat müşterilerinizi rakip firmalara gidebilme ihtimallerinden dolayı Türkiye’ye getirmekten korkmayın, çağırın gelsinler. Siz başarılıysanız zaten sizde kalacaklar, ama o esnada diğer firmaları da tanıma şansları olacak. Böylelikle sektör ve ülke kazanacak.” şeklindeki bu sözler, ihracat odaklı bir vizyonun temelini atmıştı Mustafa için.
Genç yaşlarda karşılaştığı ekonomik kriz döneminde alınan İngilizce eğitimi ise Mustafa’ya başka bir bakış açısı kazandırmıştı. Devalüasyonun etkilerinin hissedildiği zorlu dönemde, ihracatın kriz dönemlerinde bile önemli bir avantaj sağlayabileceği gerçeğini kavramıştı. Kurs arkadaşının paylaştığı deneyimlerle, kriz ortamlarında ihracatın işletmelere güçlü bir direnç sunabileceği gerçeği Mustafa’nın iş stratejilerini daha da güçlendirmişti. Bu deneyimler, onun kariyerinde ihracata odaklanmayı ve bu alanda büyümeyi amaçlayan bir hedef doğrultusunda ilerlemesini sağlamış ve günümüzde hala bu vizyonu güçlü bir şekilde sürdürmektedir.
Mustafa Demirci’nin sözleri, genç yaşta iş hayatına adım atmış biri olarak karşılaştığı zorlukları ve hedeflerini yansıtıyor. Onun hikayesinde, işine duyduğu tutku ve inancı; başarının, kararlılıkla, azimle ve asla pes etmeden gösterilen emekle elde edilebileceğini vurgular. Mustafa, zorluklarla karşılaştığında veya engellere takıldığında, pes etmek yerine güçlenerek ve değer vererek yola devam etmiştir. Çünkü biliyordu ki başarı, kolay elde edilmeyen bir ödüldür ve ancak emek verildiğinde, inanıldığında ve sevildiğinde kapıları çalacaktır. Bu nedenle, Mustafa Demirci’nin hikayesi, işini sevmenin, inanmanın ve pes etmeden mücadele etmenin önemini vurgulayarak, gelecekte başarılı olmak isteyenlere ilham verici bir örnek olmaktadır.
Mustafa’nın başarısında en önemli etkenlerden biri, şirketlerini ailece yürütüyor olmaları ve aile bireylerinin Mustafa’ya olan güveni ve desteğidir. Diğer bir önemli faktör ise yoğun çalışma temposunda eşinin, kızının ve oğlunun sağladığı destek, sabır ve sevgidir. Bu destek Mustafa’nın başarı yolculuğunda önemli bir motivasyon kaynağı olmuştur.
