Baymak Ürün Grup Müdürü Can ERDOĞAN

“İklimlendirme sektörünün gündemini enerjide dönüşüm ve verimlilik belirleyecek”

“2021 yılının son aylarında tüm dünyanın gözü, Paris İklim Anlaşması ve Glasgow’da yapılan liderler toplantısındaydı. Bu toplantılarda alınacak kararlar dünyamızın geleceğini, birçok ülkenin ve sektörün kaderini belirleyecekti. 2050 yılında karbon nötr hedefine ulaşmamızı sağlayacak olan yol haritası bu görüşmeler sonunda ana hatlarıyla ortaya çıktı. Artık sektör olarak bizim de tüm faaliyetlerimizi karbon nötr hedefi doğrultusunda yönetmemiz gerekiyor.

Bilindiği üzere insan faaliyetleri sonucu yeryüzündeki sıcaklık artışı 1,1°C’yi bularak alarm verici boyuta ulaştı, 1,5 °C eşiğinin aşılmaması için küresel ölçekte CO2 salınımının 2030 yılına kadar yüzde 45 oranında azaltılması ve 2050’de net sıfır hedefine ulaşılması gerekiyor. Aksi durumda, yakın gelecekte temel gıda ve suya ulaşım oldukça zorlaşacak.

Bu süreci başarıyla yönetmek için de enerji verimliliği, fosil yakıtların kullanımının en aza indirgenip sıfırlanması ve teknolojiye odaklanılması gerekiyor. Ülkemiz açısından baktığımızda ise bu kalemlerin öneminin daha da arttığını görüyoruz. Çünkü Türkiye olarak, kullanılan toplam enerjinin yüzde 69’unu ithal ediyoruz. Öte yandan Türkiye’de toplam enerjinin yüzde 35’i binalar tarafından tüketiliyor ve bunun da yüzde 80 gibi büyük bir kısmı ısınma ve soğutma amaçlı olarak kullanılıyor. Konutlarda ısı yalıtımı yapılması ve daha az enerjiye ihtiyaç duyulan teknolojilerin kullanılması, ülke ekonomisine olumlu yansıyacak ve cari açığa önemli katkıları olacaktır, bununla beraber tüketicilerin yıllık tüketimlerini de azaltacaktır.

Son yıllarda ülkemizde enerji verimliliği konusunda hem kamu hem de özel sektör, önemli çalışmalara imza atıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından uygulamaya konulan Türkiye Enerji Verimliliği Eylem Planı, tüm paydaşlar için önemli bir kılavuz rolünü üstlenmiş durumda. Ayrıca geçen yılın son günlerinde ülkemiz tarafından da imzalanan Paris İklim Anlaşması ve iklimlendirme sektörünü de kapsayan Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat uygulaması, verimlilik ve dönüşüm alanındaki çalışmaları hızlandıracak.

Bunu başarmak kolay olmayacak ancak çok zor da değil. Araştırmalar ülkemizde enerji verimliliği konusundaki bilincin Avrupa’nın gerisinde olduğunu gösteriyor. Bunda ekonomik koşullar nedeniyle tüketicilerin daha çok fiyat odaklı tercih yapmasının büyük etkisi var. Ancak gelişen teknolojilerle enerji verimliliği sağlayan cihazların maliyetinin de düşmesiyle tüketicilerin verimlilik sağlayan ürünlere ilgisi artıyor. Bu noktada kamunun da bazı teşvikler vermesi büyük önem taşıyor. Örneğin Avrupa ülkelerinde teşviklerle birlikte, enerji verimliliği en yüksek çözümlerden biri olan ısı pompasına yöneliş hızlandı. Son dönemde artan enerji maliyetleri nedeniyle özellikle bireysel olarak güneşten elektrik üretimi ve güneş enerjisi ile su ısıtma teknolojileri ile ısı pompası ürünlerinin hem ısıtma hem soğutma hem de kullanım suyu ısıtma ihtiyaçlarında yaygınlaşmasını bekliyoruz.

Kamunun yanı sıra sektörümüzün de hayata geçirmesi gereken sorumluluklar olduğunu düşünüyoruz. Çünkü hem yasal zorunluluklar hem de değişen müşteri talebine yanıt vermek için tüm sektörlerin yeni ürün ve çözümlere odaklanması kaçınılmaz. Bunu da ancak Ar-Ge faaliyetleriyle sağlamak mümkün. Biz Baymak ve bağlı olduğumuz global üretici BDR Thermea Group olarak çok uzun zamandır Ar-Ge faaliyetlerini sürdürüyoruz. Bu sayede sektörümüzde verimlilik sağlayan birçok ürünü pazara ilk çıkaran şirket olduk. Örneğin yüzde 20 hidrojen ve doğal gaz karışımından oluşan yakıt türüyle çalışan çevreci kombilerimizi içinde Türkiye’nin de olduğu birçok ülkede satışa sunduk. Ayrıca yüzde 100 hidrojen uyumlu kombiler için pilot uygulamalarımız İngiltere, Hollanda, Fransa ve Almanya’da hayata geçirildi. Ayrıca Türkiye’de Gazbir-Gazmer liderliğinde yürütülen “Hidrojene Geçiş Yol Haritası” ile 2030 yılına kadar yüzde 10’a kadar düşük hidrojen konsantrasyon çalışmaları planlanmaları sürüyor.

Geleceğin teknolojisi olarak adlandırdığımız ısı pompaları son yıllarda diğer alternatiflere göre sağladığı verimlilik nedeniyle ülkemizde ve Avrupa’da tercih edilmeye başlandı. Baymak olarak bu kategoride de kendi teknolojimizle geliştirdiğimiz ürünlerimizi müşterilerimizin beğenisine sunduk. Isı pompası pazarının 2025 yılında, şu anki adetlerin yaklaşık 3 katına çıkmasını bekliyoruz. Türkiye’nin ısı pompası dönüşümünde üretim ve Ar-Ge fırsatı yakalayabileceğini düşünüyoruz. Baymak olarak amacımız, Türkiye’yi ısı pompası konusunda üretim merkezi yapmak.

Enerji verimliliği her alanda olduğu gibi ihracat pazarlarında da önemli bir kriter olarak karşımıza çıkıyor. Hem ülkelerin iklim değişikliğiyle mücadele çalışmaları kapsamında hem de artan enerji maliyetleri nedeniyle verimlilik sağlayan ürünlere dış pazarlarda büyük ilgi var. Ayrıca özellikle Avrupa Birliği’ne yapılan ihracatta da birliğin bu alanda koyduğu çeşitli kriterler söz konusu. Bu nedenle sektörümüz her geçen yıl artan ihracatını da büyütmek, yeni pazarlara açılmak ve var olan pazarlardaki payını büyütmek için başta Avrupa Yeşil Mutabakat uygulamasının getirdiği kurallar olmak üzere birçok kritere göre üretim yapmak zorunda. Artık tüm dünyanın pazar olduğu bir çağda, dönüşümü sağlayamayan şirketlerin sadece yabancı ülkeler değil, yurtiçinde de ayakta kalma şansı olmayacak.

Hem bireysel hem de sektörler bazında küresel ısınma gerçeğinin ve bu sorunun çözümü için yapılacak çalışmaları herkesin birinci önceliğine koyması gereken bir dönemdeyiz. Yeşil bir dünya, sürdürülebilir bir dünyaya ulaşmayı sağlayacak enerji dönüşümünün önemi bir kez daha önem kazanıyor. Başta Avrupa olmak üzere artık tüm dünya, fosil yakıtları terk ederek yenilenebilir enerjiyi odağına almış durumda. Artık özellikle elektrik üretiminde temiz kaynaklar kullanılıyor. Bu yaklaşım, birçok sektörü olduğu gibi bizi de çok yakından ilgilendiriyor. İklimlendirme sektörü olarak karbon nötr hedefine ulaşmamız için büyük sorumluluklarımız olduğu muhakkak. Ancak geçmişten gelen deneyimimiz, güçlü üretim ve Ar-Ge altyapımız sayesinde bu alanda tüm sektörlere örnek olacağımıza inanıyoruz.”

 

Önceki İçerik“Enerji verimliliği ve tasarrufunun en büyük etkilerinin yoğun kullanım alanları olan endüstriyel uygulamalarda olduğunu biliyoruz”
Sonraki İçerik“Bakış açılarının değiştiği, ucuzun değil kaliteli ve sürdürülebilir olanın tercih edildiği bir yaklaşım içindeyiz”